Çalıştığı firmayı satın alarak dünya tekstil markalarının üreticisi oldu…
Üniversite yıllarında part-time olarak çalışmaya başladığı Amerikan Marco International’ın 2004 yılında hisselerini devralan bir çalışan iken işveren koltuğuna oturan Didem Değer, ilk günden beri kurduğu hayali gerçekleştirerek Avrupa’nın yanı sıra dünyanın pek çok ülkesine üretim ve ihracat yapıyor. Değer, “Tasarladığım model ve desenlerin beğenilip Avrupa’nın ve diğer ülkelerin mağazalarında satışa sunulması, benim için dünyadaki en büyük keyiflerden biri” diyor.
Baba tarafı Selanikli, anne tarafı Karadenizli bir ailenin iki çocuğundan biri olarak İstanbul’da doğan Didem Değer, lise eğitimini Özel Çavuşoğlu Lisesi’nde tamamladıktan sonra sonra Anadolu Üniversitesi Bankacılık Bölümünden 2003 yılında mezun oldu. Eğitimini bankacılık alanında yapmasına rağmen 2000 yılında part time olarak işe başladığı bir Amerikan mümessil tekstil firması olan Marco International ile iş hayatını ve meslek seçimini tamamen değiştirdi.
O yıldan sonra da tekstil, onun için vazgeçilmez bir meslek oldu. Tamamen ihracat yapan Amerikan Marco International firması ona hem ihracat proseslerini öğrenebileceği hem de satın alma konusunda tecrübe edinebileceği çok iyi bir okul oldu. Bu fırsatı iyi değerlendirmek için 4 yıl boyunca tam zamanlı olarak çalışma hayatına devam eden Didem Değer, 2004 yılında çalıştığı şirketin sahibinin yurtdışına yerleşmek istemesi nedeniyle devrettiği şirket hisselerini satın aldı ve böylece işveren macerasına 2006 yılında başlamış oldu. “Genç yaşta işveren olmak daha çabuk büyümeme sebep olan müthiş bir sorumluluk duygusu verdi bana” diyen Diden Değer, genç yaşta yapılan hataların çok kıymetli olduğuna inanarak başarılı olmaya odaklandı.
23 yıldır iş hayatında olan Değer, tekstil ile tanıştığında sektörde kendi şirketini kurup bir gün dünyaya satış yapan bir firmaya sahip olmayı hayal etti. Şu anda 460 çalışanı ile Kırklareli Organize Sanayi Bölgesi’ndeki fabrikasında yılda milyonlarca adet tekstil ürününün üretimini yapan Değer, hayalindeki gibi 2006 yılından beri Avrupa’nın yanı sıra dünyanın pek çok ülkesindeki markaya üretim ile birlikte ihracat yaparak hayalini hayata geçirmenin mutluluğunu yaşıyor. Almanya’dan Newyorker, Fransa’dan Jennyfer, İngiltere’den Primark, Hollanda’dan Sting markaları adına üretim yapan Değer, Almanya’dan Gerry Weber, İspanya’dan Inditex Grubuna da kısa süre içinde üretim yapmaya hazırlanıyor.
Şimdiki hedefi, kendi markasını oluşturmak
“Yeni bir model tasarlamak, desen tasarlayıp müşteriye sunmak ve bu modellerin beğenilip Avrupa ve diğer ülkelerin mağazalarında satışa sunulması benim için dünyadaki en büyük keyiflerden biri” diyen Değer’e göre iş hayatındaki dinamizm ile birlikte hedefler ve hayaller de sürekli değişiyor. Hayallerine sürekli yenilerini eklediğini ve değiştirdiğini dile getiren Didem Değer, “Şu anda çalıştığımız markalara kendi tasarım ürünlerimizi sunuyoruz veya markalardan istenen modeller doğrultusunda kendi firmamızda üretim yapıyoruz. Firmaların kendi markalarına firmamızda üretim yapıyoruz. Kendi firmamızda kesim, dikim, ütü yaparak, ayrıca kumaşı da iplikten alıp örerek tamamen kendi bünyemizde üretim gerçekleştirmekteyiz. Özetle dünyaca ünlü tekstil markalarının Türkiye üreticisiyiz. Aslında kendimize ait bir marka yaratmak da hedeflerimiz arasında. Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor ve umarım isteğimiz doğrultusunda başarılı bir marka yaratıp, kendi markamızın ürünlerini dünyanın farklı ülkelerine ihracat yapabiliriz” hedefini dile getiriyor.
50 milyon Euroluk ihracat
Eşi ve kardeşinin de şirkette sorumluluk ve görevlerinin olduğunu hatırlatan Didem Değer, bir aile firması olan Edsa Tekstil’de model tasarlama, pazarlama ve satış bölümlerine odaklı çalışıyor. Merkezi İstanbul’da, fabrikası Kırklareli’nde olan şirkette örme bayan, erkek, çocuk grubu alanında ürünlerin üretimini yaptıklarını dile getiren Değer, “Her çeşit örme modellerini üretebiliyoruz. Fabrikamızda kesim-dikim-ütü ve paketleme yapılmakta. Ayrıca kardeşim kendi bünyemizde baskı üretimlerimizi yapıyor. Almanya, Hollanda, Fransa, İngiltere, İspanya’da tanınmış büyük markalara ihracat yapmaktayız. 2022 yılında 50 milyon Euro değerinde ihracata imza attık” bilgisini veriyor.
Güneş enerji sistemi bulunan 20 bin metrekare alana sahip olan Kırklareli’ndeki fabrikayı, gelecek yıllarda ihracat oranını artırmak ve daha yüksek adetlerde üretim yapmak için kurduklarını açıklayan Didem Değer, “Bu yıl ülkemizin yaşamış olduğu deprem felaketi ve Avrupa’daki enflasyon sorunlarından dolayı Avrupa’nın alımları biraz azaldı. Bu azalmada ülkemizin içinde bulunduğu enflasyon oranının da çok büyük etkisi var tabi ki. Ancak ihracat oranımızı 2023 yılında arttırmak istemesek de, içinde bulunduğumuz ekonomik şartlardan dolayı aynı hedefte kalmamız bile büyük bir başarı olacak” yorumunu yapıyor.
Hedef Amerika
Didem Değer’in en büyük amaçlarından biri de Amerika’ya ihracat yapmak. İhracatı geliştirmek için pazar çalışmalarına devam ettiklerini söyleyen Değer, yeni ihracat ülkesinin Amerika olacağını açıklayarak, “Şu anda model ve fiyat aşamalarındayız, umarım en kısa sürede firmamız adına olumlu sonuçlanacağını ümit ediyorum” diyor.
Çalıştığı ülkeler arasında, hayran olduğu disiplin anlayışı nedeniyle en çok Almanya ile çalışmayı sevdiğini söyleyen Didem Değer, 17 yıldır Almanya’ya ihracat yaptığı için bu disiplini artık benimseyip kendi hayatına da yansıttığına inanıyor ve ekliyor; “2019 yılındaki pandemi döneminde sadece Almanya siparişlerini iptal etmedi, sadece alımlarını 4-5 ay erteledi. En sonunda ürettirdiği ürünleri depolarına aldı ve ödemelerini yine aynı disiplinle yaptı. Fakat diğer ülkeler aynı disiplini gösteremedi, çoğu ürünlerini iptal etti ve birçok ihracat yapan firmayı bu dönemde zor durumda bıraktı. Bu sebepten favori ihracat ülkem Almanya. İş ahlakları ve disiplinleri yüzünden çalışma hayatım boyunca da bu kararım hiç değişmeyecek” şeklinde konuşuyor.
“İhracatta başarılı olmak için yenilikçi ve çalışkan olun”
Didem Değer, ihracatta başarının anahtarının, müşteriler ile iyi iletişimde gizli olduğuna inanıyor. Üretilen ürünü en iyi fiyata ve en iyi kalite ile pazara sunmanın da başarıyı sağlayan en önemli faktörlerinden olduğunu dile getiren Değer, “Diğer önemli bir faktör de işinizi hızlı yapmak. Bu sektörde hızlı olmak, sizi rakiplerinize göre bir adım daha öne geçiriyor. Ayrıca ihracatta başarılı olmak için her zaman güncel kalmalısınız, yenilikleri takip edip bu doğrultuda ürün sunumları yapmalısınız” tavsiyesinde bulunuyor.
İhracata ve sektöre yeni adım atacak olan meslektaşlarına ve genç girişimcilere de bazı önerilerini aktaran Didem Değer, sözlerini şöyle sürdürüyor: “Eğer ihracat hedefliyorsanız her zaman yenilikçi ve çok çalışkan olmalısınız. Emek harcamadan gerçek başarıya ulaşmanın zor olduğu gerçeğinin bilincinde olun. Çalışıp çaba sarf edince yolunuz hep açık olacaktır. Gençlerimize çok güveniyorum, yolları hep açık olsun.”
“Türkiye’nin ihracatta hedefi, fark yaratan ürünler satmak olmalı”
Tekstil sektöründe ilerlemek için Türkiye’nin mutlaka enflasyon politikasını değiştirip yeniden düzenlemesi gerektiğini vurgulayan Didem Değer, Türkiye’nin tekstil sektöründe Bangladeş, Hindistan, Çin gibi çok ciddi rakipleri olduğunu ve bu ülkelerin fiyat politikasına ülkemizin içinde bulunduğu ekonomi politikası ile yaklaşmanın her geçen gün daha da zorlaştığını aktarıyor. Türkiye’nin ihracatta fark yaratmak için her zaman farklı ürünler üretmesi gerektiğini de aktaran Değer, “Farklı ürünler ve farklı kumaşlar yapınca, mutlaka hak ettiği fiyata ürününüzü pazarlayabiliyorsunuz. Herkesin yaptığı ürünü en ucuza üretmek, ülke politikamıza göre artık çok zor. Bu sebepten yeni ürünlerin, yeni Ar-Ge’lerin, yeni kalitelerin peşini daha fazla kovalamamız gerektiğini düşünüyorum” diyor.
Kadının üretimde ve ihracatta söz sahibi olduğu sektörlerden birinin de tekstil olduğunu hatırlatan Didem Değer, tekstil sektöründe kadınların yerinin tartışılmaz olduğunu ifade ederek, sözlerine şöyle devam ediyor; “Tekstil, yüzde 90 kadın gücü ile gelişen ve ilerleyen bir sektör. Sektörde olduğu gibi bizim firmamıza da kadınlar hakim. 460 kişilik çalışan ekibimizin, yüzde 90’ını kadınlar oluşturuyor. Kadın bir işveren olarak, kadınların iş hayatında daha çok görev alması ve etkin olması için var gücümle destek oluyorum. Çünkü kadının olduğu her yerde daha düzgün, disiplinli ve titiz bir iş sürecinin ilerlediğini biliyorum ve görüyorum. Kadınların başarısı, kendi güçlerinin ürünüdür. Kadınların gücü ve iş hayatındaki varlığı bu anlamda çok önemli.”
