GÜLÇİN ARSLAN HAZAR; Arbella Makarna Yönetim Kurulu Üyesi

Oluşturma Tarihi : 25 Ocak 2024 Perşembe
Reklam 2
GÜLÇİN ARSLAN HAZAR; Arbella Makarna Yönetim Kurulu Üyesi

Dünyanın 80 ülkesine Türk makarnası ihraç ediyor…

Türkiye, dünyadaki en büyük makarna ihracatçısı ülkelerden biri. Makarna ve irmik sektörünün önde gelen üreticilerinden olan Arbella Makarna’yı yöneten ikinci kuşak temsilcisi Gülçin Arslan Hazar da markanın Türkiye’de ve dünyada daha güçlü olması, bilinirliğinin artması ve daha geniş kitlelere ulaşması için elini taşın altına koyan güçlü bir kadın. Yüzde 100 kapasite ile çalışan üretim tesisinde üretilen Arbella Makarna başta yüksek kalite odaklı Japonya ve Kanada olmak üzere dünyanın 80’i aşkın ülkesine ihraç ediliyor.

Türkiye’nin en büyük ilk 3 makarna markasından biri olan Arbella Makarna’yı yöneten ikinci kuşak temsilcisi Gülçin Arslan Hazar, yenilikçi vizyonu ile markanın Türkiye’de ve dünyada büyümesine ve milyonlarca sofraya ulaşmasına öncülük eden başarılı bir girişimci. Yaklaşık 18 yıldır iş hayatında olan Gülçin Arslan Hazar, ailenin en büyük çocuğu olarak Mersin’de dünyaya geldi. İlkokul ve lise öğrenimini Mersin’de tamamladıktan sonra Gazi Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun oldu. Üniversiteyi bitirdikten sonra doğrudan aile şirketinde çalışmak yerine değişen dünya koşullarında iş yapış şekillerini kavramak, uluslararası şirket deneyimi edinmek ve farklı bakış açılarını tanımak amacıyla Kanada’da ilk iş deneyimini edindi.

Türkiye’ye 2006 yılında döndüğünde Durum Gıda bünyesinde ticaretin her adımını öğrenmek için ilk olarak işin mutfak kısmında, üretim departmanında çalıştı. Sonrasında finans, kambiyo ve dış ticaret olmak üzere tüm adımları öğrenerek kendisini geliştirdi. İşe başladığı tarihlerde Durum Gıda, dünyada bakliyat sektöründe söz sahibi bir firmaydı, makarna sektörüne yeni girmişlerdi. Ailesi ona bakliyat sektörü yerine makarna sektörü üzerinde bir kariyer planlaması yapmasını önerdi. O da Arbella Makarna’nın başına geçti ve iki yıl gibi kısa bir sürede yurtdışına açıldı.

Yüzde 100 kapasite ile aralıksız üretim ve yüzde 80 ihracat

İşe ilk başladığı 2006 yılında bir aile şirketi olan Arbella Makarna, kurulduğu günden bu yana yenilikçi vizyonu, her geçen gün artan üretim kapasitesi ve son teknoloji tesisleriyle ihracat potansiyeli açısından dünyanın önde gelen üreticilerinden biri oldu. 350 dönüm bir arazi üzerine kurulu bir alanda yıllık 180 bin ton irmik ve 160 bin ton makarna üretim kapasitesine sahip olan marka, yüzde 100 kapasite ile aralıksız üretim yapıyor, hem Türkiye hem uluslararası piyasada aktif olarak tüketicilere ulaşarak 80 ülkeye ihraç ediliyor.

GülçinKollarıkavuşturmuşAilesinin yönlendirmesi Gülçin Arslan Hazar’ın kariyerinde yeni kapıların açılmasını sağladı hep. Daha ilk işe başladığı yıllarda ailesinin ona kattığı faydaların farkına varan Gülçin Arslan Hazar, o günleri şöyle anlatıyor; “İlk işe başladığımda, şu anki gibi dünyada bakliyat sektöründe söz sahibi bir firmaydık, makarna sektörüne de yeni adım atmıştık. Ailemin, bakliyat yerine makarna sektörü üzerinde bir kariyer planlaması yapmam gerektiğini söylemesini, ilk zamanlar çok yadırgamıştım. İki sene sonra, bir yurt dışı fuarında, kendi ellerimle büyüttüğüm yapının meyvelerini aldığımı gördüğümde, onlara yaptıkları yönlendirmeden dolayı teşekkür ettim. Şimdi ise Arbella olarak 80 ülkeye ihracat yapan büyük bir marka haline geldik.”

2022’de toplam üretimin yüzde 55’i ihraç edildi

Türkiye’nin dünyadaki en büyük makarna ihracatçısı ülkelerden birisi olduğunu söyleyen Gülçin Arslan Hazar, Arbella olarak başta yüksek kalite odaklı Japonya ve Kanada olmak üzere onlarca ülkeye ihracat yapıyor olmanın gururunu yaşadıklarını belirterek, “2022 yılında toplam üretimimizin yüzde 55’ini ihracat olarak gerçekleştirdik. Bu yıl yapılan ihracatımızı yüzde 15-20 oranında arttırma hedefi koyduk. Yeni pazarlar ile birlikte inovatif ve her pazara uygun ürünler geliştirmeyi hedefliyoruz. Kuruluşumuzdan itibaren üretim seviyemizi artırarak ihracat hacmimizi genişletmeyi hedefledik. Bu hedef doğrultusunda her yıl giderek artan bir sonuç elde ediyoruz. Türkiye’nin en çok makarna ihracatı yapan firmalarından biri olarak, ilerleyen dönemlerde ileri teknoloji yüksek üretim kapasiteli tesislerimizle yüksek ihracat hacmimizi korumayı ve artırmayı planlıyoruz” diyor.

Arbella olarak, ihracat yaptıkları her coğrafyada yeni bir deneyim kazandıklarını kaydeden Gülçin Arslan Hazar, “Örneğin ihracat yaptığımız ülkelerden biri olan Japonya, kalite açısından çok sıkı denetim ve tedbirlere sahip bir pazar. Üretimden itibaren tüm aşamaları yüksek kalite standartlarında tutarak bu pazarda da önemli bir yere sahibiz. Aynı zamanda çok farklı bir kültür; hayata bakış açıları, gelenekleri, tüketim alışkanlıkları diğer ülkelerden çok başka. Yoğun ihracatımız sebebiyle Japonya’yı sıklıkla ziyaret etmek durumunda kalıyorum. Her gittiğimde ayrı bir keyifle Japon kültürünün başka bir noktasını keşfediyorum” diye anlatıyor.

GülçinBilgisayarbaşındaDünya pazarının her geçen gün değişip geliştiğine dikkat çeken Arslan Hazar, pazardaki beklentilerin, ihtiyaç ve taleplerin iyi analiz edilmesinin, dünya pazarının nabzını tutabilmenin ve ülkesel bazlı gelişmeleri sıkı takip edebilmenin önemine işaret ediyor. Bu anlamda gerek ürün çeşitliliği gerekse ambalaj teknolojileri alanında yenilikler yaparak tüketici ihtiyaçlarına cevap verdiklerini bildiren Gülçin Arslan Hazar, “Her ülkenin tüketicilerinin ihtiyaç ve taleplerini değerlendiriyor, sahip olduğumuz uzmanlığın, deneyimin ve ileri teknolojimizin de bu ihtiyaç ve taleplerin tamamına karşılık verebilecek seviyede olmasını sağlıyoruz. Başarımızın temelini de bu oluşturuyor” şeklinde konuşuyor.

Kadın çalışanlara örnek…

İş hayatına ilk atıldığı yıllarda iş dinamiklerinin akışa göre şekilleneceğini düşünen, ancak başarının istikrarlı ve doğru yol haritaları belirlemekle elde edileceğini kısa sürede anlayan Gülçin Arslan Hazar, iş hayatının başlarında birçok kadın gibi bazı zorluklar yaşadı. Ancak özellikle bir yönetici olarak bu zorluklara rağmen aynı kararlılıkla çalışmaya devam edip kendisinden sonra gelecek kadın yöneticilere ve ekip çalışanlarına iyi örnek olmayı kendisine ilke edindi. Kadının iş hayatındaki mevcut konumunu güçlendirmek için ilk adımı kendi şirketlerinde attıklarını belirten Arslan Hazar, öncelikli olarak şirketteki kadın çalışanlarla daha fazla iletişim kurduklarını, firmadaki kadın çalışan sayısını artırmak için pozitif ayrımcılık yaptıklarını ifade ediyor. Yöredeki kadın kooperatifleri ve üreticilerle hep iç içe olmaya önem verdiklerinin altını çizen Gülçin Arslan Hazar, sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Birçok muhteşem kadın, özverileri ve kararlılıklarıyla dünyamıza çığır açan katkılarda bulunmuş, bulunmaya devam ediyor. Yetenekleri, kendinden emin duruşları, hedefleri ve ne başarmak istedikleri net, empati kurabilen liderlik bakış açıları ve sosyal uyumlarıyla da her alanda gittikçe daha fazla merkeze yerleşiyorlar. Toplumsal yargı ve düşüncelerin bireylerden başladığına inanıyorum. Değişim, bireyde gerçekleşir ve bir bütün oluşturur. Başarmak istenilen bir dizi hedefi olan kararlı kişiler olmak, iş dünyasında, dünya pazarlarında ve sosyal hayatta birçok kapıyı açacaktır. Ekibimi düzenli eğitimler, saha gezileriyle beslemeye ve Arbella Makarna olarak yaptığımız tüm iletişim faaliyetlerinde toplumu derinden etkileyen konulara yer vermeye mutlaka çalışıyoruz. Örneğin geçen yıl 12.sini düzenlediğimiz Uluslararası Fotoğraf Yarışmamızın Ana teması ‘Kadın Her Yerde’ idi.”

“Eğitimler artmalı, önyargılar yıkılmalı”

Gülçin Arslan Hazar’a göre iş dünyasında kadının yeri her geçen dönem yükseliyor. Ancak kadın-erkek eşitliği anlamında toplumda hala önyargıların olduğu ve bunları aşmak gerektiği inancında. Gelecek dönemde bu önyargıları yıkmakta kadınlara daha çok görev düştüğünü söyleyen Arslan Hazar, kadın bir yönetici olarak kendisini de sorumlu hissediyor ve kadını destekleyip güçlendiren her projede destek vermeye devam edeceğini vurguluyor.

GülçinçalışıyorGülçin Arslan Hazar, kadının çalışma hayatındaki konumunun gelişmesi için Türkiye’nin daha uzun bir yolu olduğunu düşünüyor. Bu sürecin hızlanması için öncelikle eğitime verilen önemin artırılması gerektiğine değinen Arslan Hazar, aynı zamanda kadının çalışmasıyla ilgili toplumdaki tüm önyargılardan kurtulmak gerektiğine işaret ediyor. Arslan Hazar, bu konuda neler yapılması gerektiğiyle ilgili görüşlerini şöyle aktarıyor; “Kadınların çalışırken bir yandan da evdeki sorumluluklarının devam etmesi bekleniyor. Ancak bunun bir dayanışma içerisinde yürütülmesi gerekir. Sorumlulukların paylaşılması gerektiği bilincine toplum olarak varılmalı. Bu hassas konular, önce aile içinde öğretilmeli, toplum genelinde de yaygınlaşmalı. Ailede başlayan davranışsal öğretilere ek olarak alınan eğitimlerimizle artık hiçbir iş kolunda cinsiyetleştirme yapılmamalıdır.”

İlhamını ailesinden alıyor

Yönetim felsefesinin oluşmasında en büyük ilhamı ailesinden alan Gülçin Arslan Hazar, iş yaşamında başarının çok çalışmak ve doğru yol haritaları belirlemek olduğuna inanıyor. Yenilikçi yaklaşımıyla markanın her geçen gün büyümesine katkı sağlayan Gülçin Arslan Hazar, özel yaşamı ile iş yaşamını dengede tutan bir iş kadını. On yaşında bir kızı olan Arslan Hazar’ın hem iş kadını hem anne olarak gezmek ve yeni kültürler keşfetmek ve bol bol okumak en büyük zevklerinden biri. İleri seviyede İngilizce bilen Arslan Hazar, Almanca öğrenmeye devam ederken, kızına destek olmak amacıyla onunla birlikte İspanyolca öğrenmeye başladı. Arslan Hazar, öğrenmenin ne yaşı ne de zamanı olduğuna inanıyor. Girişimci İş Kadınları Derneği üyeliği de yapan Gülçin Arslan Hazar, halen Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Meclis üyeliğine devam ediyor.