Çalışmalarını sanatın, mimarinin, tasarımın içinde mermerin hakkettiği yerde olması ve değerinin bilinmesi üzerine odakladıklarını söyleyen Alpay Mermer Yönetim Kurulu Başkanı Melike Alpay Özmen, “Temel motivasyonumuz; sosyal medya, yapay zeka ve robotlarla birlikte son kullanıcıya yenilikçi öneriler getirebilmek için mermeri yeniden tanımlayacak, gelecek nesillere aktaracak ürün ve projelerle gelişmeye, olgunlaşmaya devam edebilmek” diyor.
Muğla’nın Kavaklıdere bölgesinde 1996 yılında faaliyetlerine başlayan Alpay Mermer, bugün Muğla’da 125 hektar beyaz mermer ve 95 hektar gri mermer ocak ruhsatı ve iki adet fabrikasıyla yoluna devam ediyor. Muğla beyaz mermeri ve Muğla gri mermeri yurtiçinin yanı sıra yurt dışı pazarlara da yönelik işleyip satan Alpay Mermer’in markalaşma rotasında; mermeri yapay zeka ve robotlarla birlikte tasarıma ve mimariye dokunacak şekilde yeniden yorumlayıp olgunlaşmak var.
2002 yılından bu yana fabrikalarında işlenen ürünlerin yüzde 95’ini ihraç ederek, Türkiye ve dünyada mermer şirketleri arasındaki marka bilinirliklerini artırdıklarını dile getiren Alpay Mermer Yönetim Kurulu Başkanı Melike Alpay Özmen, markalaşma ile ilgili yeni yatırımlara da imza attıklarını belirtiyor. Şirket olarak çalışmalarını hem estetik hem de sağlamlık anlamında sanatın, mimarinin, tasarımın içinde mermerin hakkettiği yerde olması ve değerinin bilinmesi üzerine odakladıklarını vurgulayan Alpay Özmen, “Bu anlamda da yeni markalar yaratarak yolumuza devam ediyoruz. Alpay Mermer’in ilk göz ağrısı, atık mermerlerden tasarım ve dekoratif ürünler üreten bir dekorasyon markası olan Minval ile tasarıma ve mimariye dokunarak ihracat yapıyoruz.
Şimdi de sanat, tasarım, mimari, atık mermerlerin geri dönüşümü üzerine çalışırken hayatımıza giren robotlarımız, onlarla nasıl birlikte iş üretebileceğimiz konusunda uzun mesailer ayırdığımız Ar-Ge süreçleri neticesinde yeni markamız Alpalab doğdu. Sanat, teknoloji ve zanaatın kesiştiği bir noktada mermere yeniden, yeni bir biçim ile hayat veriyoruz” diye konuşuyor.
Satışlarının çok büyük kısmını oluşturan küresel pazarlarda rekabet edebilmek için üretim hatlarında çeşitliliği artırarak farklı boyut ve işleme seçenekleri sunup müşterilerin ihtiyaçlarına özel çözümler ürettiklerini aktaran Melike Alpay Özmen, markalaşma konusunda attıkları adımların yanı sıra erkek egemen sektörde kadın çalışanların sayısını artırıcı projeler hakkında şu bilgileri veriyor;
“Mermerimiz küresel pazarda artık ‘Alpay Beyazı’ olarak tanınıyor”
Alpay Mermer Madencilik gücünü, dünyada kalite ve verimlilik açısından bir benzerine daha rastlanmayan Muğla Beyazı mermer ocağından alan bir şirket. Muğla Kavaklıdere bölgesinde bulunan Muğla Beyazı mermer ocağımızda yıllık 60-70 bin m³ blok üretimi ve 1 milyon m² nihai ürün üretimi yapılıyor. Ürünlerimizin yüzde 95’ini 50’den fazla ülkeye ihraç ediyoruz. Küresel pazarlarda artık ‘Alpay Beyazı’ olarak tanınan mermerimizin, ülkemizin en çok aranan doğal taşlarından biri durumunda.
Küresel pazarda rekabet ederken, özellikle sektördeki yoğun rekabet, değişen pazar dinamikleri, kur dalgalanmaları ve müşteri beklentilerindeki çeşitlilik gibi zorluklarla karşılaşıyoruz. Ancak bu zorlukları aşmak için geliştirdiğimiz stratejilerle pazardaki gücümüzü koruyabiliyoruz. Öncelikle, rekabet avantajı elde etmek için ürün kalitemizi sürekli yüksek seviyede tutuyoruz. Fabrikalarımızda ve ocağımızda en son teknolojiye sahip üretim sistemlerini kullanarak, yüksek kalite ve hassasiyetle üretim yapıyoruz. Bu sayede, müşteri beklentilerini aşan kaliteli ürünler sunarak sadakat yaratıyoruz. Üretim hattımızda çeşitliliği artırarak farklı boyut ve işleme seçenekleri sunabiliyor, küresel müşterilerimizin ihtiyaçlarına özel çözümler üretebiliyoruz.
“Markamızın bilinirliğini fuar ve ticari heyetlerle artırıyoruz”

Finansal performans açısından, hedefimiz yalnızca karı maksimize etmek değil, aynı zamanda uzun vadeli büyüme ve istikrar sağlamak... Kur dalgalanmalarının getirdiği riskleri minimize etmek için finansal açıdan çeşitlendirme ve risk yönetimi stratejileri uyguluyoruz. Farklı pazarlarda faaliyet göstererek döviz riskini dağıtıyor ve uzun vadeli sözleşmelerle fiyat istikrarı sağlıyoruz. Ayrıca, çevresel sürdürülebilirlik ve sosyal sorumluluk alanlarında gösterdiğimiz hassasiyet, markamıza olan uluslararası güveni ve sadakati artırıyor. Kadın dostu bir firma olmamız ve FEM sertifikası gibi belgelerimiz de sosyal sorumluluk açısından müşterilerimizle daha güçlü bir bağ kurmamıza yardımcı oluyor.
Uluslararası başarımız, Avrupa ve Asya pazarlarında edindiğimiz sağlam müşteri portföyü ile destekleniyor. Yüksek kalite standartlarımız ve yenilikçi yaklaşımlarımızla tanınan markamız, birçok ülkede güvenilir bir iş ortağı olarak tercih ediliyor. Bu pazarlarda düzenli olarak katıldığımız uluslararası fuarlar ve ticaret heyetleri aracılığıyla marka bilinirliğimizi artırıyor ve pazar payımızı genişletiyoruz. Markamız, müşterilerimizle uzun vadeli ilişkiler kurarak küresel pazarda güçlü bir yer edinmiş durumda.
“Minval ve Alpalab markalarıyla mermere yeni bir biçimle hayat veriyoruz”
Yeni trend pazarlama stratejileri ve müşteri deneyimini iyileştirmek için Alpay Mermer olarak yenilikçi yöntem ve inovatif çözümler hayata geçiriyoruz. Mermerin binlerce yıllık geçmişini ve değerini bilen bir şirket olarak hem estetik hem de sağlamlık anlamında sanatın, mimarinin, tasarımın içinde mermerin hakkettiği yerde olması ve değerinin bilinmesi için şirketimizce çalışmalar yürütüyoruz. Temel motivasyonumuz; insanı merkezine yerleştirdiğimiz bir düzlemde, sosyal medya, yapay zeka ve robotlarla birlikte son kullanıcıya yenilikçi öneriler getirebilmek için mermeri yeniden tanımlayacak, gelecek nesillere aktaracak ürün ve projelerle gelişmeye, olgunlaşmaya devam edebilmek...
Bu amaçla da markalaşma yolculuğumuzda yeni adımlar atıyoruz. Alpay Mermer’in ilk göz ağrısı “Minval”, atık mermerlerden tasarım ve dekoratif ürünler üreten ayrı girişimi olan bir dekorasyon markası. Mermer atıklarının gümüş kaplama gibi farklı malzemelerle birleşmesiyle ortaya çıkan katma değerli ürünlerden oluşan Minval markasını, Singapur, Hollanda, Amerika, Fransa, Venezuela, Almanya gibi ülkelere aktif şekilde ihracat gerçekleştiriyoruz. Bu vesileyle de tasarıma ve mimariye dokunmuş olmayı kendi adıma çok değerli buluyorum.
Sanat, tasarım, mimari, atık mermerlerin geri dönüşümü üzerine çalışırken hayatımıza giren robotlarımız, onlarla nasıl birlikte iş üretebileceğimiz konusunda uzun mesailer ayırdığımız Ar-Ge süreçleri neticesinde doğan yeni markamız “Alpalab”, bizi çok heyecanlandıran ikinci bebeğimiz oldu. Sanat, teknoloji ve zanaatin kesiştiği bir noktada mermere yeniden, yeni bir biçim ile hayat veriyoruz. Yeni markamız “Alpalab” inovasyon ve yaratıcılığı kendine dert edinmiş durumda. Robotlarımız ve zanaatkarlarımız, sanatçıların, tasarımcıların, mimarların hayal dünyalarını mermer üzerinde şekillendirebilmek, geçmişi ilk çağlara dayanan bu doğal malzemenin geleceğe aktarılmasını sağlayabilmek için çabalamaktalar. Bu noktada yeni nesil yaratıcıların malzemeyi tanımlayabilmeleri, Alpalab ailesine katılabilmeleri için ulusal ve uluslararası platformlarla, akademilerle farklı iş birlikleri yapma düşüncesindeyiz. Umarım tüm bu emeklerin karşılığında, bugüne kadar Seçkin Pirim, Malik Bulut, Ayla Turan, Elif Uras, Kemal Tufan, Genco Gülan, Ebru Döşekçi gibi önemli isimlerle gerçekleştirdiğimiz projeler ve çok daha fazlasını hayata geçiriyor olacağız.
“Amacımız sektördeki erkek egemen algısını yıkmak”

Kadınlar olarak erkek egemen maden sektöründe var olmak, artık kurum kültürümüze kazınmış olan “başarılı olmayacağımız hiçbir alan yok” prensibini koşullar ne olursa olsun sahiplenmek, bizler için en önemli ilham ve motivasyon kaynağı. Alpay Mermer Madencilik firması olarak yönetim kurulunun yüzde 80’i kadınlardan oluşan sektörümüzdeki tek firmayız. İstihdam ettiğimiz kadın personel sayımız toplam 257 çalışanımızın yaklaşık yüzde 30’una tekabül ediyor.
Amacımız hem kadınlara fırsat eşitliği sağlamak hem de sektördeki “erkek egemen” algısını yaptığımız başarılı işler ve farkındalık projeleriyle yıkmak. Buna ek olarak, Ege Maden İhracatçıları Birliği’nde iki kadın yönetim kurulu üyesinden biri olmamın yanı sıra Türkiye İhracatçılar Meclisi Kadın Konseyi’nde 4 yıl görev yaptım. Halen Muğla Ticaret ve Sanayi odasında Meclis Başkan Yardımcılığı ve TOBB İstanbul Kadın Girişimciler kurulu İcra Komitesi üyeliği görevlerini sürdürmekteyim. Ayrıca Türkiye’nin kadın girişimciliği konusunda en aktif ve akredite STK’larından olan Türkiye Kadın Girişimciler Derneği’nin (KAGİDER) aktif bir üyesiyim.
“FEM sertifikasına sahip tek doğal taş firmasıyız”
Şirket olarak, kadınların iş hayatında güçlü bir şekilde yer alabilmesi için çeşitli adımlar atıyoruz. Öncelikle, işe alım süreçlerimizde fırsat eşitliğini sağlamak için özel bir hassasiyet gösteriyoruz. Kadınların her kademede yer almasını destekleyen bir politika izliyor ve onların yetkinliklerini ön planda tutarak kariyerlerini geliştirebilecekleri bir ortam sunuyoruz.
Üretim alanında ve yönetici pozisyonlarında kadın çalışanlarımızın sayısını artırmak için çalışıyor, çalışma koşullarımızı da buna uygun hale getiriyoruz. Esnek çalışma saatleri, iş-yaşam dengesini destekleyen izin politikaları, çalışan annelere yönelik çocuk bakım desteği, babalara yasal sınırın üstünde ücretli doğum izni sağlanması ve özel sağlık güvenceleri ile kadın dostu bir iş ortamı sağlıyoruz.
Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın dostu uygulamalar, markamızın temel değerleri arasında yer alıyor. Bu konudaki kararlılığımızı belgelendirmek adına FEM (Fırsat Eşitliği Modeli) sertifikasına Türkiye’de sahip olan tek doğal taş firmasıyız. Aynı zamanda Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin kadın ihracatçıları desteklemek amacıyla 2023 yılında başlattığı TİM WINGS projesi kapsamında, Türk Standartları Enstitüsü’nün kadın dostu kuruluş belgesi olan TSE K 645’i almaya geçtiğimiz günlerde hak kazandık. Tüm bu belgeler, iş yerimizde kadınların güçlenmesini sağlama, iş gücünde eşitlik ilkelerini uygulama ve kadın çalışanlarımızın ihtiyaçlarına yönelik uygun ortamı yaratma taahhüdümüzü simgeliyor.
“Çalışma ortamının iyileştirilmesine yönelik adımlar atıyoruz”

Çalışan eğitimi ve gelişimi, şirketin kalite ve çevre yönetim sistemlerinin etkin uygulanması ve sürekli iyileştirilmesi için hayati önem taşımakta. Bu amaçla, işletme içi ve dışında düzenlenecek eğitim ihtiyaçlarının tespiti, eğitim planlarının hazırlanması, eğitimlerin gerçekleştirilmesi ve sonuçlarının değerlendirilmesi için kapsamlı bir sistem oluşturduk.
Eğitimlerin kapsamı, tüm Alpay Mermer personelini içeriyor ve bu eğitimler, çalışanların Kalite Yönetim Sistemi konusunda bilgilendirilmeleri, iş başı tecrübelerinin artırılması ve motivasyonlarının sağlanması amacını taşıyor. İç eğitimler, şirketin kendi yetkilileri tarafından verilirken, dış eğitimler kuruluş dışından gelen eğitmenler tarafından sunulmakta. Oryantasyon eğitimleri ise, işe yeni başlayan personelin görevlerine uygunluğunu ve gerekli becerilerini artırmak için düzenleniyor.
Gerçekleştirdiğimiz eğitim faaliyetleri kapsamında 2023 yılında çalışanlarımıza toplamda 5 bin 376 kişi/saat mesleki yeterlilik eğitimi verildi. Çalışanlarımızın kariyer yollarında ilerlemelerini sağlarken aynı zamanda şirketin genel hedefleri ve kalite standartları doğrultusunda yüksek performans sergileyebilmelerini hedefliyoruz. Eğitimler; iş güvenliği, teknolojik yenilikler, operasyonel beceriler ve yönetim teknikleri gibi çeşitli konularda düzenlenmiş olup, çalışanların sahip oldukları becerileri güncel tutmalarına ve endüstriyel gelişmelere ayak uydurabilmelerine olanak tanıyor.
Çalışan memnuniyetini artırmak için son dönemde esnek çalışma saatleri, kariyer gelişim programları, çalışan refahı ve sağlık programları gibi özel girişimler ve programlar da uyguluyoruz. Çalışanlardan düzenli olarak geri bildirim almak için, açık kapı politikası, anketler, geri bildirim kutuları ve elektronik iletişim platformları gibi çeşitli mekanizmalar ve platformlar kullanıyoruz. Bu geri bildirimler, iş süreçlerine ve şirket politikalarına entegre edilerek, çalışma ortamının sürekli iyileştirilmesine yönelik adımlar atıyoruz. Çalışanların görüşlerini, şirketin stratejik karar alma süreçlerine de dahil ederek, bu sayede çalışanların ihtiyaç ve beklentilerine daha iyi yanıt vermeye çalışıyoruz.
“Sektörde ilk kez sürdürülebilirlik raporu hazırlayıp yayınladık”
Alpay Mermer, 2022 yılından beri Sürdürülebilir Kalkınma Derneği’nin (SKD) kurumsal bir üyesi. Bu sene ilk kez sürdürülebilirlik raporumuzu tamamladık ve doğal taş sektöründe sürdürülebilirlik raporu hazırlayıp yayınlama konusunda da bir ilki gerçekleştirdik. “Ocaktan yarınlara sürdürülebilir bir miras bırakıyoruz” mottosu ışığında çevreyi korumanın, iklim değişikliğinin, atıkların doğru yönetiminin, su vb. doğal kaynakların sorumlu kullanımının, yeterli çalışma koşullarının ve yüksek etkili sosyal yatırımın gündemimizi belirleyen temel bileşenler olarak resmileştirilmesinin önemini kabul ediyoruz.
Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler Sözleşmesi’nin imzacılarından biri olarak çevresel, sosyal ve yönetişim performansımızı güçlendirmeye çalışıyoruz. Etik ve şeffaf yönetim temelleri oluşturarak zengin değerler yaratmak için paydaşlarımızla iş birliği yapıyoruz. Olumlu etkileri en üst düzeye çıkarmak ve olumsuz etkileri en aza indirmek için çalıştığımız hedeflere odaklanarak kurumsal faaliyetlerimiz aracılığıyla sürdürülebilir kalkınma hedeflerine ulaşılmasına katkıda bulunacağız. Yenilenebilir enerji kullanımının artırılması, enerji verimliliğinin sağlanması, düşük emisyonlu alternatif kaynakların araştırılması, lojistik verimliliğinin sağlanması, daha az sera gazı salınımı sağlayan temiz üretim planlaması, sıfır atık hedefi çerçevesinde atık azaltımı ve döngüsel ekonomi modeline geçişin sağlanması gibi konularda aksiyon alarak iklim değişikliği ile mücadelede kendi programlarımızı oluşturuyoruz.
“Başarımızın arkasında çalışanlarımızın emeği ve özverisi büyük”
Küresel pazardaki başarımızın arkasında, çalışanlarımızın emeği ve özverisi büyük bir rol oynuyor. Şirket olarak, çalışanlarımızın gelişimine yatırım yapmaya, onları motive edecek bir çalışma ortamı yaratmaya büyük önem veriyoruz. Kadın dostu politikalarımız sayesinde, sektörde kadın istihdamını destekleyerek farklı bir iş modeli benimsiyoruz. Bu yaklaşım, yalnızca iş sonuçlarımızı değil, aynı zamanda toplumsal etki yaratma amacımızı da güçlendiriyor. Müşteri odaklı bir anlayışla, her bir projede müşteri memnuniyetini ve kaliteyi merkeze alarak hareket ediyoruz. Uzun vadeli iş ortaklıklarına dayalı bir iş modeli benimsememiz iş ilişkilerimizi sürdürülebilir kılarken, sektörümüzde örnek bir firma olmamızı sağlıyor. Sürdürülebilir, inovatif ve toplumsal değerlere duyarlı bir marka olarak, küresel pazarda güçlü adımlarla ilerlemeye devam ediyoruz.


