
QNB Türkiye, Net Sıfır Bankacılık taahhüdü ile yalnızca kendi emisyonlarını değil, finansman gücünü de küresel iklim hedefleriyle uyumlu hale getirmeyi amaçlıyor. Yenilenebilir enerji yatırımlarından KOBİ’lere yönelik karbon ölçüm platformlarına kadar uzanan adımlarıyla banka, Türkiye’nin yeşil dönüşüm yolculuğunda etkin bir rol üstleniyor.
QNB Türkiye, Net Sıfır Bankacılık taahhüdü ile yalnızca kendi emisyonlarını azaltmayı değil, aynı zamanda finansman gücünü küresel iklim hedefleriyle uyumlu hale getirmeyi hedefliyor. Bu kapsamda, karbon yoğun sektörler için özel geçiş stratejileri geliştirerek sermaye akışını düşük karbonlu yatırımlara yönlendiriyor ve Net Sıfır yolundaki ilerlemeyi şeffaf raporlamalarla kamuoyuna açıklıyor. Ölçülebilir sonuçlar ve hesap verebilirlik ilkeleriyle desteklenen bu vizyon, QNB Türkiye’nin uzun vadeli değerler yaratma sistemini güçlendiriyor. Aynı zamanda Türkiye’nin temiz enerji dönüşümü ve sanayisinin rekabet gücü için itici bir rol üstlenirken, finans sektörünün uluslararası konumunu da pekiştiriyor.
QNB Türkiye, Net Sıfır vizyonu doğrultusunda yalnızca kendi karbon ayak izini azaltmakla yetinmiyor. Kredilendirme politikalarını küresel iklim hedefleriyle uyumlu hale getirerek düşük karbon ekonomisine geçişi hızlandırıyor, yenilenebilir enerji ve enerji verimliliği yatırımlarına kaynak sağlıyor. Bununla birlikte, KOBİ’lerden tedarik zincirine kadar tüm paydaşlarını sürece dahil ederek kapsayıcı bir dönüşüm modeli de inşa ediyor. Bu yaklaşım sayesinde Net Sıfır taahhüdü, soyut bir söylem olmaktan çıkarak ölçülebilir, hesap verebilir ve Türkiye’nin iklim politikalarıyla bütünleşik bir programa dönüşüyor. QNB Türkiye, bu programı uzun soluklu bir bağlılıkla sahipleniyor ve sürdürülebilir geleceğe katkısını kalıcı hale getiriyor.
“Sürdürülebilir geleceğin aktif bir parçası olmaya devam edeceğiz”
QNB Türkiye Genel Müdürü Ömür Tan, konuyla ilgili görüşlerini paylaşırken, iklim krizinin artık sadece geleceğin değil, bugünün de ekonomik ve toplumsal dengelerini şekillendiren kritik bir gerçek olduğunu dile getirdi. Bu nedenle yalnızca kendi operasyonlarının çevresel etkilerini azaltmakla kalmadıklarını, finansman güçlerini de dönüşümün hızlandırıcısı olarak konumlandırdıklarını belirtti. Sürdürülebilirliği kurum stratejilerinin ayrılmaz bir parçası ve uzun vadeli değer yaratımının temel unsuru olarak gördüklerini söyleyen Tan, sözlerinin devamında şu ifadeleri kullandı:
“Net Sıfır Bankacılık taahhüdümüz, küresel iklim hareketine verdiğimiz güçlü desteğin ve Türkiye’nin yeşil dönüşüm yolculuğunda üstlendiğimiz etkin rolün göstergesidir. Biz, banka olarak bu alana liderlik etmeyi amaçlıyoruz. 2050 Net Sıfır hedefi yalnızca bir taahhüt değil, yeni nesil bankacılığın da bir sorumluluğu. Geleceği bugünden inşa ederken, hayata geçirdiğimiz projelerimiz, ürün ve hizmetlerimiz bu vizyonun güçlü birer adımını oluşturuyor. Önümüzdeki dönemde de aynı kararlılıkla çalışarak sürdürülebilir geleceğin aktif bir parçası olmaya devam edeceğiz.’’








Yorum Yazınİçerik hakkında ki düşüncelerinizi paylaşabilirsiniz.